Şu sıralar Türk Dil Kurumu sözlüğünü çok derin buluyorum. Çeşitli genişlemeler yaratıyor sözlüğe bakmak illa ki. Mesela, daral tembellik demekmiş. Ne hoş! Tembelliğin çok çalışırken ve yorulurken de gelebilen bir versiyonu.
Çalışmakta olan kafanın yorgun tembelliği veya tembellik yorgunluğu. Veya: Hafta sonu içkisi yorgunluğu, bok koklama ve temizleme yorgunluğu, daima kirli hissetme yorgunluğu, makale yazamama yorgunluğu, referans verememe yorgunluğu, referans olamama yorgunluğu, yalnız kalamama, insan kaldıramama, uyuyamama, başkasına çalışan olma, daima yorgun olma yorgunluğu.
Doğru; belki de burada bir tembellik var. Düşünülmemesi gerekenler ile kafa doldurma tembelliği. Düşünülmemesi gerekenleri düşünmek daha kolay olduğundan mı? Alışkanlık. İşin aptallığı: Bu sefer de sürümden kazanıyor yorgunluk; daral oluyor. Ve geliyor.
Daral geliyor: Kafayı yordukça çıkamamak - yormamak için yorduklarından kalan yorgunlukla uğraşırken uykuya düşmek - mi düşememek mi derken bir sigara - baş ağrısı - uyku - mu okumak mı yazmak mı bakmak mı - derken yorgun bir uyku - yorgun bir kalkış, dalgın bir duş ve yorgun yağlı poğaçalı vejetaryen kahvaltı ve b12’sizliği düşünürken b12’siz bir öğlenden sonra b12 araştırmak için çalışılmak için araştırırken uyunan bir akşam üzerinden sonra b12’li gıdalar alınamayacak ve neydi onlar hatırlanamayacak kadar yorgun bir dönüş yürüyüş-sürünmecesi.
Şimdi bu işten eve taşınan beden ve yazıyla gelen nedir tam olarak? Daral mı? İlham mı? Herhalde yalnızca gelenler geliyor, şimdilik gelebilecek olanın hepsi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder